BENİM DİKEY DÜNYAM – JERZY KUKUCZKA
BENİM DİKEY DÜNYAM – JERZY KUKUCZKA
Jerzy Kukuczka’nın “Benim Dikey Dünyam” kitabı, dağcılık tarihinde eşine az rastlanır bir başarıya imza atmış olan Polonyalı efsanevi dağcı Jerzy Kukuczka’nın kendi ağzından kaleme aldığı otobiyografik bir eserdir.
Kukuczka, Reinhold Messner’dan bir yıl sonra, 8000 metreyi aşan 14 zirvenin tamamına tırmanan ikinci dağcı olarak tarihe geçmiştir. Bu kitapta, onun bu devasa tırmanış serüveni, yaşadığı zorluklar, elde ettiği başarılar ve dağcılığa dair felsefesi detaylı bir şekilde anlatılmaktadır.
Kitabın Ana Temaları ve Odak Noktaları:
- 14 Sekiz Binlik Serüveni: Kitabın merkezinde, Kukuczka’nın dünyanın en yüksek 14 zirvesine (sekiz binliklere) yaptığı tırmanışlar yer alır. Her bir tırmanışın kendine özgü zorlukları, karşılaşılan riskler, kullanılan farklı rotalar ve mevsimler (özellikle kış tırmanışlarındaki ustalığı) yazarın anlatımıyla okuyucuya aktarılır. Kukuczka, birçok zirveye yeni rotalar açarak veya kış aylarında tırmanarak bu başarıyı daha da değerli kılmıştır.
- Polonya Dağcılık Ekolü: Kitap, özellikle 1970’li ve 1980’li yıllarda zirve yapan Polonya dağcılık ekolünün “buz savaşçıları” olarak bilinen dağcılarının gözü kara, azimli ve çoğu zaman zorlu koşullara aldırmayan yaklaşımını da yansıtır. Kukuczka, bu ekolün en önemli temsilcilerinden biridir.
- Dağcılığın Felsefesi ve Tutku: Kukuczka için dağcılık sadece bir spor değil, bir yaşam biçimi ve tutkudur. Kitapta, onun dağlara olan derin bağlılığı, zirveye ulaşma arzusunun arkasındaki motivasyonlar ve karşılaşılan her türlü olumsuzluğa rağmen devam etme iradesi belirgin bir şekilde hissedilir. O, medyada bir kahraman olma peşinde koşmamış, yalnızca tırmanış hayallerini gerçekleştirmeye odaklanmıştır.
- Risk ve Ölümle Yüzleşme: Yüksek irtifa dağcılığının doğal bir parçası olan risk ve ölümle yüzleşme, kitabın önemli bir boyutunu oluşturur. Kukuczka, birçok tehlikeli durumu, arkadaş kayıplarını ve kendi ölümden dönüşlerini cesurca anlatır. Onun için geri dönmek çoğu zaman bir seçenek değildir, bu da bazen eleştirilmesine neden olmuştur.
- Mücadele ve Azim: Kitap, Kukuczka’nın hem dağlardaki fiziksel hem de Polonya’nın o dönemdeki zorlu ekonomik koşullarıyla olan finansal mücadelesini gözler önüne serer. Tırmanışlarını finanse etmek için fabrika bacalarında çalışması gibi detaylar, onun bu tutkusu için ne kadar fedakarlık yaptığını gösterir.
- Yalın ve Dürüst Anlatım: Kukuczka’nın anlatım dili oldukça yalın, samimi ve dürüsttür. Abartıdan uzak, doğrudan gözlemlerini ve hislerini aktarır. Bu da okuyucunun onun dünyasına daha kolay girmesini sağlar.
Jerzy Kukuczka, 24 Ekim 1989’da Himalaya’nın son büyük problemlerinden biri olarak görülen Lhotse Güney Yüzü’nün ilk tırmanışını denerken yaklaşık 8000 metrede düşerek hayatını kaybetmiştir. “Benim Dikey Dünyam”, onun bu olağanüstü yaşamının ve dağcılık mirasının önemli bir kaydıdır. Kitap, dağcılık tutkunları için bir başucu kitabı niteliğindedir ve insan iradesinin sınırlarını zorlama hikayelerini seven herkese hitap eder.
Bir Cevap Yazın